Taksim'den bisiklet kiralayıp, Tepebaşı Bulvarı'ndan aşağı indiniz, Perşembe Pazarı'nı, esnafı selamlayarak geçip Galata Köprüsü'nden Eminönü Meydanı'na ulaştınız. Kapalıçarşı'yı baştan aşağı dolaşmaya başlamadan bisikletinizi otobüs durağının arkasındaki korkuluklara bağlasanız. Ne güzel turistik bir gezi olurdu değil mi?
Taksim'den Eminönü'ne bisikletle sağ salim gelebilen adama deli derler. Bunu hayal edin ama İstanbul'da sakın yapmayın.
Ama biz benzerini Barselona'da yaptık. Bisikletimizi kiraladıktan sonra La Rambla'dan yukarı doğru vurup hafif çapraz yaparak Sagrada Familia'ya ulaştık. İçine girmedik, kalabalıktan ve itiş kakıştan çekinip, hemen yanındaki parka oturup kiliseyi seyrettik.
Sonrasında vites küçültüp, ana ağlatan yokuşlarından Park Güell'e çıktık. Gaudi'nin eserleri arasından Barselona'ya tepeden baktık.
Biraz dolaştıktan sonra Sant Joan Bulvarı'ndan, rüzgar yüzümüzü döve döve denize doğru bıraktık kendimizi. Gaudi tarzı binaların kuşattığı caddeden geçerek sahile vardık.
Kum fırtınasının içinden, sahil yolunu boydan boya kat edip başladığımız noktaya, La Rambla'ya vardık.
Not: Barselona'daki en hesaplı bisiklet kiralayıcısı (www.mattia46.com)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder