İngiltere'nin saygın gazetesi Guardian'ın internet sitesinde, Hollandalı antropolog Joris Luyendijk Eylül ayında bir projeye başladı.
Projenin amacı, İngiltere'nin finans dünyasının merkezi olan City of London'da çalışan bankacılarla mülakat yapıp, finans dünyasını ve bankacılarını yakından tanımak ve okuyucularına tanıtmakmış.
İnternet sitesinde yayınlanan e-posta aracılığıyla iletişime geçen bankacılar, kimlik bilgileri saklı kalmak kaydıyla, finans dünyasının kapılarını Guardian okuyucularına açıyorlar.
İki aya yakın bir süre oldu proje başlayalı, hem sektörün içinde olan hem de eski sevgili, stajyer gibi sektörü dolaylı olarak tanıyan birçok isimle mülakat gerçekleştirildi.
Mülakat yapan bankacılardan kimisi, uzun çalışma saatlerinden, rekabetçi ofis ortamından, bin bir türlü entrikadan ve ayak oyunlarından şikayetçi olduğunu dile getirmiş.
Kimisi terfi edebilmek için amirleriyle iyi geçinmek zorunda olduğunu, onları sürekli hoş tutmanın zorluklarından bahsetmiş.
Kimi de yaptığı işin atla deve olmadığını, sonuçta uzaya roket göndermediklerini ve ortalama zekaya sahip herkesin bu tür bir işi yapabileceğini anlatmış.
Vallahi paradan da bahsetmişler. Anladığım kadarıyla iyi para kazananlar maaşlarını dile getirmekten içten içe keyif aldıklarından olsa gerek, utanma numarası yaparak kazançlarını söylemişler. Jestiyonları da eklendiğinde yıllık yüz bin sterlin para kazanıyorlarmış. Birazcık çile çeksinler, fena para almıyorlar.
Büyükdere Caddesi boyunca yürüyüp herhangi bir bankanın genel merkezinden veya finans kuruluşundan çıkan bir profesyonele kayıt cihazı uzatsanız, aşağı yukarı bu cevapları alırsınız.
Aslında Hollandalı antropolog yeni çağın iletişim olanaklarından yararlanıp bambaşka bir gazetecilik yapmaya çalışıyor. Belki her sektörde yaşanan şeylerden sıyrılıp sektör özelindeki sorunlara yoğunlaşabilirse eminim daha da ilgi çekici olacaktır. Her şeye rağmen Londra finans dünyasıyla ilgili detaylara ulaşabilmek beni oldukça heyecanlandırıyor.
Örneğin son yayınladığı makale, Goldman Sachs asansörlerindeki dedikodu tweet'leriyle ilgiliydi. Gerçi bunlar New York asansörlerinde olan konuşmalar ama her ülkeye uyarlayabilirsiniz. Herşeye tepeden bakan, paraya tapan firma çalışanlarının, asansörde tanık olunan konuşmaları tweeter'dan yayınlanıyor. Ne kadarı hakikat ne kadarı hayal ürünü bilinmez ama yazılan şeyler oldukça gerçek. Örneğin şöyle bir tweet atmışlar:
#1: Karım geçen gün cüzdanımda, oldukça kalın bir tomar beş dolar buldu ve otomatik olarak beni striptiz klübe gitmekle suçladı.
#2: Bahşişinin yirmi dolar olduğunu nereden bilsin!
Ben de tanık olduğum asansör kuyruğu monoloğunu sizlerle paylaşayım.
#1: Hayatın tozlu raflarını hep yanlış bezle sildim.
Blog adresi: http://www.guardian.co.uk/commentisfree/joris-luyendijk-banking-blog
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder