16 Ocak 2011 Pazar

Metroda okumak

Bir şehir, insanın kişiliğine, hayata bakışına çok şey katar. Benim hayatımda üç şehir yer alır: Edirne, İstanbul ve Londra. Üçü de bana çok şey öğretti, tabiri caizse beni ben yaptı.

Bu üç şehir arasında Londra’nın ayrı bir yeri vardır. Kimseyi tanımadan, yapayalnız gittiğim bu şehir gerçekten hayatı öğretti bana. Farklı hayatların, insanların, zevklerin, kültürlerin varlığını bu kozmopolit şehirde gördüm. Duyularımı ve algılarımı değiştirdi.

Örneğin metroda beleşe dağıtılan bir gazetenin varlığından Londra’da haberdar oldum. Sabah uykulu gözlerle, turnikenin hemen yanındaki standlardan aldığım ‘Metro’ gazetesini yol boyunca okumanın keyfini ilk kez bu şehirde yaşadım. Şehirde neler olduğunu, akşam televizyonda yayınlanacak filmleri Metro’dan takip ettim. Bana daha da ilginç gelen, ister otursun, isterse de ayakta yolculuk etsin metroyu kullanan hemen hemen bütün Londralılar’ın ya gazete ya da kitap okuduğu olmuştu. Etrafı süzüp boş boş çevreye bakınan çok azdı.

İstanbul'daki metronun hat uzunluğu, Londra’yla, diğer metropollerle kıyaslandığında oldukça kısa ama yeni hatlar ve istasyonlar açıldıkça metroyu kullanan İstanbullular’ın da okuma alışkanlığı oturacak ve İstanbul’un da bir metro gazetesi olacak.

O zaman ben de Fındıkzade’den çıktığımda canım bazen Aksaray’a kim bilir bazen de Samatya’ya yürümek isteyecek, istasyondan metro gazetesi alıp trene atacağım kendimi.

Bana bütün bunları hatırlatan Radikal gazetesinin Taksim’deki metro girişinde satışının başlaması oldu. Genelde işe giderken metroda kitap okuyorum ama cebimde elli kuruş varsa Radikal gazetesi de alıyorum. İşe geç kalan bir insan olarak bütünlük ver, para üstünü bekle, kaybedecek zamanım yok.

Yalnız gazete satışı yapan üç arkadaşa söyleyecek bir çift lafım var. Bu arkadaşların yüzleri metrodan çıkan insanlara dönük, hedef kitle olarak onları bellemişler ve onlara satış yapma derdindeler. Asıl hedefleri benim gibi metroya girecek insanlar olması gerekiyor. Çok kısa bir süre sonra bu insanlar oturacak ve etrafa boş boş bakmaktan sıkılıp vakit geçirecek bir şeyler aramaya başlayacaklar.

Ufak bir kıyağım olsun onlara, maksat daha fazla insan okusun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder